Basına ve Kamuoyuna
Genç Cumhuriyetimizin kuruluşundan sonra, her alanda yurttaşların eşitliği inancına uygun olarak , kabul edilen Medeni Kanun kuşkusuz en önemli devrim yasalarından biridir. Kanunun, dönenim Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt tarafından kaleme alınan gerekçesi, yıllar geçmesine rağmen , bu alanda yazılmış metinler içinde başyapıt özelliğini korumaktadır.
17 Şubat 1926 Medeni Kanun’un kabulü sosyal alanda eşitlik anlayışının temelini atmış,aile yapısında önemli değişiklikler meydana getirmiş ,kadın hakları konusunda ise bir milad oluşturmuştur.Bu Kanun ile mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın ve erkek eşit hale getirilmiş, evliliklerde resmi nikah yapma zorunluluğu , tek eşle evlilik esası benimsenmiştir. Türk Medeni Kanunu hukuk düzenine geçişin belgesi, bir hukuk ve uygarlık anıtıdır.
Medeni Kanunun kabulü; eşitlik ve özgürlük yolunda atılan en önemli adımdır. Daha sonra yapılan Medeni kanuna ışık tutmuş ve 2002 yılında yürürlüğe giren yeni Türk Medeni Kanunu ile kadın erkek eşitliği konusunda büyük bir ilerleme kaydedilmiştir.
Yaşadığımız bu günlerde, Medeni Kanun ile kazanılan kadın haklarından geriye bir dönüşe toplumun zorlandığı açıktır. Demokrasinin , toplumsal yaşamdaki yansımasında temel kriterin kadın erkek eşitliği olduğu göz ardı edilmeden sorunların çözülmesi gerekirken, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini körükleyen, politikalardan vazgeçilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır.
Devleti, ilgili kurum ve kuruluşları yönetenlerin cinsiyet ayırt etmeksizin toplumdaki her bir bireyin- gerçek demokrasinin temeli olan kadın erkek eşitliğinin sağlanması, bu çok yönlü toplumsal sorunun çözümü için, üzerine düşen görevleri yerine getirmesi ve duyarlı davranması gerekmektedir.
Kadının birey olarak haklarının korunması ,toplumsal barışın sağlanması yönünden ,Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesinden bir an bile ayrılmadan ,aynı azimle çalışacağımızı bildirir, Medeni Kanunumuzun kabulünün 95.yıldönümünü Düzce Barosu adına kutlarım.
Av. Azade Ay
Düzce Baro Başkanı